Sildim gönül defterimden; Ey vefasız! Adını,
Bundan sonra yaz desen de; kalem bozuk, el bozuk.
Ben yandıkça körükledin; yüreğimin odunu,
Senin gibi nadanlarda kelam bozuk, dil bozuk.
Al yeşilli bağlarıma baykuşları kondurdun,
Yanan umut ışığımı bir nefeste söndürdün,
Susuz çölde mecnun ettin; çıkmaz yola gönderdin,
Anladım ki bu zamanda leyla bozuk, çöl bozuk.
Garipoğlu’m tövbe dedin sevmem diye bir daha,
Ahdinde sebat kılmadın; asi oldun Allah’a,
Bir sevda uğruna düştün; türlü türlü günaha,
Dalmış gider bir gaflete; âlem bozuk, kul bozuk.