Yakışmıyor cepheyi terk edişin, Mert dayanır, namert kaçar sevdiğim. Fazla sürmez hatanı fark edişin, Hüzün eken, hüsran biçer sevdiğim. Adet ettin aşk dersini asmayı, Hüner saydın sırra kadem basmayı, Yetti artık, çok denedim susmayı, İsyan eden bayrak açar sevdiğim. Nice avcı bende silah sınadı, Geri tepti, sineleri kanadı, Kırılsa da Okumaya Devam Et

Görmediğim bir bambaşka durum var, Sizin şehrin kızlarında savcı bey. Yaklaşanı tâ yürekten vururlar, Kan kokuyor gözlerinde savcı bey. Gayeleri gönül kırmak dal gibi, Bakışları çifte faul bal gibi, Ülkeler fethetmiş bir kral gibi, Gurur dolu pozlarında savcı bey. Kaş yaparken göz çıkarır elleri, Çok silâhtan tesirlidir dilleri, Hayret ettim; Okumaya Devam Et

İncecikten bir kar yağar Tozar Elif Elif diye Deli gönül abdal olmuş Gezer Elif Elif diye Elif’in uğru nakışlı Yavru balaban bakışlı Yayla çiçeği kokuşlu Kokar Elif Elif diye Elif kaşlarını çatar Gamzesi bağrıma batar Ak elleri kalem tutar Yazar Elif Elif diye Evlerinin önü çardak Elif’in elinde bardak Sanki Okumaya Devam Et