Hazin öten bülbül gibi, Giryan etti bu aşk beni. Erken solan bir gül gibi, Talan etti bu aşk beni. Gazel olmuş yaprak gibi, Yolcusu yok durak gibi, Yâr bastığın toprak gibi, Nâlân etti bu aşk beni. Sağken kazdı mezarımı, Semaya saldı zarımı, Kırıp o yâr hatırımı, Figan etti bu aşk Okumaya Devam Et

Alamadan mutluluğun tadını, Birdenbire nihan oldu gençliğim. Diyemeden yâre şu muradımı, Bilmem niye nalan oldu gençliğim. Engin gönüllere ışık saçarken, Kadeh kadeh aşk badesi içerken, Arı gibi daldan dala uçarken, Benden bile pinhan oldu gençliğim. Evvel gül misali açarken bağda, Şimdi Ferhat oldum aşılmaz dağda, Garipoğlu’m der ki en güzel Okumaya Devam Et