Sevdiğim gözüm yok servette, handa, Senin olduğun yer saraydan güzel. Ben sana gedayım; sen bana sultan, İnan bir gülüşün her şeyden güzel. Selviyi çatlatan uzun boyun var, Melekleri imrendiren huyun var, Asaletli, sadakatli soyun var, Deryadan, nehirden, hem çaydan güzel. Kul Garipoğlu’nun fermanı sensin, Feryadı, figanı amanı sensin, Sevdalı başının Okumaya Devam Et

Felekler, melekler, cümle kurt kuşlar, Yüzümü eğdiren yâri kınasın. Zehirden diliyle kayalar, taşlar, Haneme yığdıran yâri kınasın. Bilemedim akıllıyı, deliyi, Nakış nakış işlettirdi çileyi, Temmuz ayı kar yağmuru, doluyu, Başıma yağdıran yâri kınasın. Ömrümü döndürüp kuru dallara, Geda etti halden bilmez kullara, Lâf anlamaz şu muhannet ellere, Canımı boğduran yâri Okumaya Devam Et