Bunca yıldır coşa coşa yoruldu,
Deli gönlüm bundan sonra durgundur.
Sefil ömrüm yar yoluna serildi,
Bir güzelin aşkı ile vurgundur.
Gezer durur damarımda kan gibi,
Tek gülüşü can içinde can gibi,
Muradına eremeyen ben gibi,
Tüm sevenler kaderine dargındır.
Bazen suratını asan sevdiğim,
Meyli muhabbeti kesen sevdiğim,
Yıkıp kaşlarını susan sevdiğim,
Besbelli hayat yolunda yorgundur.
Kısılmış avazı çıkmıyor sesi,
Boğazında düğüm düğüm nefesi,
Sıla bile sanki bülbül kafesi,
Garipoğlu gurbet ele sürgündür.