Her gün başka döner çarkı feleğin,
Yolundan sapmaya bir adım kaldı.
Lain şeytan denen sahte meleğin,
Elini öpmeye bir adım kaldı.

Kabe yıkmak gibi gönül yıkması,
Çetin olur dil yarası çekmesi,
En sonunda Azrail’in tekmesi,
Bizi de tepmeye bir adım kaldı.

Birbirine girdi çoğaldı sesler,
Darmadağın olmuş duygular hisler,
Dört bir yanda can almakda virüsler,
Mikropu kapmaya bir adım kaldı.

Adalet, sadakat çoktan çürüdü,
Batık gemimizi seller bürüdü,
Marjinal fikirli tipler türedi,
Duvara çarpmaya bir adım kaldı.

İflah olmaz akıl soran cahilden,
Fayda mı olacak bizlere elden?
Yüz çevirip ehl-i akıl kamilden,
Deliye tapmaya bir adım kaldı.

Garipoğlu haya yoksa bellerde,
Riya varsa Hakk’a açık ellerde,
Edep erkan kalmadıysa kullarda,
Kıyamet kopmaya bir adım kaldı.